SÖYLEŞİ (adilmedya.com)

S

“İtikatta Allah amelde

Mamon olmaz”

Son zamanların en çok tartışılan ve konuşulan ismi İhsan Eliaçık ile söyleşi gerçekleştirdik.

SÖYLEŞİ: Mehmet Lütfi Özdemir (adilmedya.com)


Hakkınızda “solcu, sosyalist islamcı, marksist , komunist” vb. yakıştırmalar var, siz kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Ben Müslümanım. Çağımızda Allah ile yoksulun sesini ayırma projesi uygulandı. Hepimiz bu projeden geçtik. 1970’lerin başında İslam sosyalizmi tartışmaları vardı. Birden bire kesildi. İslam bir tarafa, sosyalizm bir tarafa ayrılarak sağ–sol çatışması adı altında birbirine kırdırıldı. Sağcı-solcu çatışması adı altında 5 bin kişi öldü. Sonra 12 Eylül’de birden bire bu  çatışmada kesiliverdi. Bütün bunlar nedeni üzerinde düşünmeliyiz. Bunların tarihi yazılmalı.

Bir oyun var burada. Ben buna Allah’ın sesi ile yoksulun sesini ayırma projesi diyorum. Atlantik ötesinden kışkırtılan bir projedir. Artık İslam’ın sosyalizmden farkının değil kapitalizmden farkının ne olduğu ortaya konmak durumundadır. Ben bunu yapmaya çalışıyorum. Eğer çağımızda Müslümanların bir müttefiki olacaksa bu, Müslümanların olmadığı bir dünyada kapitalizme karşı durarak çağın vicdanı olmuş sol veya sosyalist dünya olabilir. Benim zihin dünyamda İslam’ın ekonomi-politik yorumlanması sosyalizme hatta anarşizme yak

ın durur. “La ilahe” anarşizme, “İllallah” sosyalizme yakındır. İlkinden bütün otoritelerin ve hegomonyaların reddi, ikincisinden toplumcu, dayanışmacı, ortaklaşacı tasavvur çıkar.

Son dönemde islamcı camiadan oldukça fazla eleştiri alıyorsunuz. Bu konuda bir değerlendirme yapar mısınız?

İslam’ın kapitalizme karşı olması gerektiğini söyleye söyleye sola kaydığımı iddia ediyorlar. Veya İslam’ı sadece mülk meselesine indirgeyerek ve ifrattan tefrite kaydığımı söylemekteler. Bunları topu taca atma çabaları olarak görüyorum. İslam’ın mülkiyet perspektifi yok edilmiş durumda. İyiden iyiye sağcılaşmış ve din zenginlerin eline geçmiş vaziyette. 30 yıllık İslami birikimden çık çıka “abdestli kapitalizm” çıkmamalıydı. “Şuurlu Müslümanlar” veya “Tevhidi bilinç” dediğinden çıka çıka bu çıktı. Buna gür bir isyan lazım. Benim yaptığım budur.

Türkiye’deki İslamcılığın bugün geldiği son noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yüzde 99’u abdestli kapitalist oldu. Hasan-ı Basri’nin dediği gerçekleşti. “Her ümmetin bir putu vardır bu ümmetin putu da maldır” demişti. Mala, servete, paraya, dolara tapıyorlar. Ben de Hz. İsa’nın dediğini diyorum; “Hiç kimse iki efendiye birden kulluk edemez, ya Allah’a ya da Mamona (paraya) tapacaksınız!” Yaptıkları tefsir derslerini, bastıkları kitapları, çıkardıkları dergileri gözden geçirmeli, yeniden bir kuşak yetiştirmelidirler. İlk dersleri de mülkiyet konusu olmalıdır. Dine mülk kapısından yeniden girmelidirler. Gençlere Kur’an’ın isminin neden “kerim” olduğu, , Kur’an’ın ilk suresinin neden zenginlik ile tuğyan arasında ilişki kurarak başladığı, ilk kıssasının neden “Bahçe sahipleri” olduğu ve Peygamberimizin neden mülkiyetsiz öldüğü ve hiçbir mal bırakmadığı anlatılmalıdır. İlk dersler bunlar olmalıdır. Aksi halde bu bahçeden daha çok abdestli kapitalist türer.

Sizce İslam’la sosyalizm hangi konularda örtüşüyor?

Öncelikle itiraz ettikleri şey aynı. Kuran’ı okuyan birisi “dünya malına meyletmeme” konusunda şuurla dolar. Mal ve mülkiyet karşıtı bir telkin var. “İhtiyaçtan fazlasını verin” diyor Kur’an. “İhtiyaç fazlasından birazcık verin” demiyor, “İhtiyaç fazlasını verin” diyor. Vermek keyfe kalmış bir şey değildir. Zenginin fazla malına müdahale edilirse imtihanın sırrı ortadan kalkar diyorlar. O zaman zina edene de yasak olmamalı, imtihan ya? Sosyalist tecrübe üç kadim korkudan (iktisadi, siyasi, ontolojik) ilkinde kısmen başarılı oldu denilebilir. Onda da tam anlamıyla ortaklaşacı üretim ve paylaşım düzeni geliştirilmedi. Devlet kapitalizmi üretildi. İnsanoğlunun ikinci ve üçüncü korkusunda ise tümden başarısızdır. Proletorya diktatörlüğü adına Sovyet tiranlığı örneğinde görüldüğü gibi totaliter siyasi rejimler kuruldu. İktidarın tabiatına onlar da yenildiler. İnsanoğlunun ontolojik korkularına ise tümden bigane kaldılar. Dinin afyon yüzünü iyi gördüler ama vicdan yüzüyle tanışamadılar. Şimdi biz bu tecrübeleri yeniden okuyoruz. İslam’ı bir taraftan sosyalizm diğer taraftan demokrasi tecrübeleri ile yeniden harmanlıyoruz. Çağın vicdanı olacak bir din perspektifi geliştirmeye çalışıyoruz. Bu bir süreçtir, akıyor.

Sol/sosyalist kesim de sizi ilgiyle takip ediyor, bu gelişmeyi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Benim görüşüme göre yeryüzünde Mamona tapıcılığa iki büyük itiraz yükseldi. Biri İslam’ın çıkışı, diğeri Marksizm. Her ikisi de yenildi. Daha doğrusu geriletildi diyelim. Şimdi bu ikisinin ele ele verip bunun nedenleri üzerinde düşünmesi lazım. İnsan fıtratına ters bir çıkış mıydı? Fıtrata uygun olan doğallık, yani yaşamak için gerekli olan kadar mülkiyet iken, nasıl oluyor da mülkiyet tamahı ve yığıcılığı doğal olan gibi görülüyor? Bu şeytanî illizyonu bozmamız lazım. Mamonun sihirbazlarını Musa gibi deşifre etmemiz lazım. Bunları söylüyoruz, haliyle ilgi görüyor. Yazdıklarımızın sol kesimde dikkatle okunuyor olması bu açıdan sevindirici bir durum.

Ebuzer’in muhalefetinden ötürü onu aşırı görüşleri nedeniyle tek başına kalmış, dengesiz, kompleksli ve anarşist olarak nitelendiren İslamcılar var. Bu konudaki görüşünüz nedir?

Külliyen yalan. Ebuzer yalnız değildir. Sahabenin çoğu onun gibi düşünmektedir. Ama kral çıplak diyen odur. Ebuzer tartışmalarına bakın, genellikle karşısındakiler onu dinler. Boyunlarını eğip “Bu adam haklı” diye bir an önce susup gitmesini isterler. Ebuzer haklı olduğu için cesurdur. Diğerlerinde aynı cesareti geremeyiz çünkü haksızdırlar. Muhafazakâr bir zengin bana şöyle demişti: Ebuzer ismini duyunca kabus görüyorum! Görürsün tabi, çünkü gerçek. Gerçek adama kabus gördürür ve insanlar genellikle gerçekle yüzleşmek istemezler. Ebuzer ıssız mezarında bile zamane zenginlerini rahatsız ediyorsa gerçeğin ta kendisi orada yatıyor demektir.

İhtiyaçtan fazlasını infak etmenin farz olduğunu söylüyorsunuz. Peki, sizce ihtiyacın ölçüsü nedir? Örneğin bir kişinin bankada birikmiş parası, birden fazla evi ya da arabası olabilir mi?

Bakara suresi 219. ayet söylüyor onu. İhtiyaç fazlası servet iktisaden hırsızlık, dinen haramdır. Bugün bir Müslümanın kişi mülkiyeti olarak en fazla bir evi ve bir bineği olabilir. Bundan fazlasını ya bir işe yatırmalı ya da infak etmelidir. İşe yatırdığında da  emek-sermaye ortaklığı olmak zorundadır. Ürettiklerini emek ile yarı yarıya bölüşmelidir. Emeğin hakkını kendine geçirerek işçiler yoksullaşırken kendisi onlar üzerinden zenginleşemez. Kur’an “kenz” (biriktirme) diye iş ve istihdam dışı kalan ve infak edilmeyen duran sermayeye diyor, bu ateştir, kesinlikle haramdır. İş ve istihdam açarak hareketli sermayeye dönüştürürse dediğim gibi orada da ortaklaşacılık kurallarına göre işletmesi gerekiyor. Böyle olunca paradan faiz, topraktan rant ve binadan kira olmaz. Ancak üretimden pay, ticaretten kâr ve hizmetten maaş olabilir.

Kira gelirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Beş tür gelir var. Faiz, rant, kira, kâr ve ecr. Birikmiş paradan faiz, araziden rant, binadan da kira gelir. Bunların üçü de aynıdır. Duran bir metaya tek başına sahip oluyorsunuz ve oradan size tek yanlı, risksiz gelir akıyor. Emek yok… Ticarette kâr, hizmette de ecr (ücret, maaş) var. İşte son ikisi caizdir. Ben kiranın da faiz ve rant gibi olduğu görüşündeyim.

Sizce bugün Müslümanların öncelikli gündemi ne olmalı?

Allah’a mı Mamon’a mı tapacağız, önce buna kesin bir karar vermeliyiz. İtikatta Allah amelde Mamon olmaz.

Adilmedya.com okurlarına  mesajınız…

Sesini duyuramayanların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmanızı dilerim.

21 yorum

  • ESKİ BİR SOLCU OLARAK, ALLAH BANA 52 YAŞINDAN SONRA SİZİ TANIMAYI KISMET ETTİ<br>ŞÜKRANLARIMLA…

  • Değerli İhsan kardeşim,<br><br>Yeni bir heyecan ve ses getirmenizi olumlu buluyorum. Biraz ifrata varmanız da müsamaha ile karşılanabilir. Zira her şey zıddı ile dengelenir. Bu kadar aşırı haksızlık, zulüm, sömürü, katil, zina, bina olması ancak böyle bir söylemle dengelenir. Ben inanıyorum ki söylediklerinizi de yaşıyorsunuz. Zira bu kadar samimi ve içten bir ses yaşanmadan duyulmazdı. Zaten

  • İhsan hocaya göre müslümanlar malını mülkünü dağıtsın,fakirlikte eşitlik olsun.Zengin kapitalist ülkelerin hegemonyası altında ezilmeye devam edelim.Kapitalist ülkelerin oyununa gelip de müslümanların kafasını karıştırmayın lütfen.

    • veli yıldız arkadaş belliki hocayı henüz kavrayamamışsın,ihsan hoca tam tersine fakirlikte eşitliğe karşı,kimsenin dış ülkelerin oyununa geldiği yok oyunu biz ükeyi yönetenler oynatıyor bu mazlum halka,önümüzdeki süreç artık siyasal islamın kapitalizme köleliği değil sosyal islamın tartışıldığı emekle allahın yek vücut bir döneme giriyoruz sevgilerimle …aliekber kartal

  • Değerli kardeşim ihsan hoca fakirlikte değil zenginlikte eşitlikten bahsediyor hala anlamadıysan yazık.siz abdestli kapitalistlerin çok etkisinde kalmışsınız.Kuran-ı kerim daha özenle okuyunuz.Ayrıca ben 6-14 yaşları arasında oldukça muhafazakar 15 yaşından itibaren müslüman sol kimlikteyim hocamı tanıdıktan sonra ,gerçek islam yeryüzünde uygulanmaya devam edebilseydi,ebuzerler işbaşında olsaydı,

  • abi seni boşuna sevmiyoruz! mevlanın kitabından aldığın ilham kesilmesin! rabbim dilinin bağını çözsün! göğsünü genişletsin! mammona tapanlara lanet olsun! yaşasın halkların kardeşliği!!!

  • Yeryüzünde bozgunluk çıkaranları Allah lanetliyor.1400 sene sonra islam anlayışını değiştirmeye kimsenin gücü yetmez.Stalinler ve Maolar bile değiştiremedi,İhsan hoca mı değiştirecek!!

  • Sayın İhsan Eliaçık,<br>Adil medya ile yaptığınız bu röportaj, abdesti , kalbi, cebi bozuk; acımasız kapitalist mantaliteyi un ufak ediyor.. <br>Allah razı olsun.<br>Allah kaleminizin, yüreğinizin, imanınızın kuvvetini daim kılsın.<br>Selam saygı ve dualarla..<br>Daima huzurda olmak temennisiyle…

  • siz nekadar yapıyorsunuz bu din ne anarşitliğe benzer nede koministliğe bunlar allahı inkar ediyorlar islam anarşist değil kimseyi takip etmiyor söylediğinize dikat edin allah muhafaza görüşlerinizle islama yeni reform ekliyorsunuz bu islam tarih yada anayasa değil

  • Yeryüzü bir imtihan yurdudur. Ahiret Yurdunun tarlasıdır. Gönülden, taqwa ölçüsünde, ne ekersen onu biçeceğin bir tarla. Dinde zorlamanın olmaması bundandır. Beşeri sistemlerle İslam’ın öngördüğü sosyo ekonomik yapı arasındaki temel farklardan biridir bu. Kapitalizm ve sosyalizmin; ahiret yurdu,cennet ve cehennem telakkisi yoktur. Bu beşeri sistemler yeryüzünü imtihan yurdu olarak ta görmezler.

  • Sevgili Hocam Allah Razı olsun…Bu sözde Allah&#39;lı Kitap&#39;lı olan &#39;&#39;Cemaat ve Sivil insiyatiflerin&#39;&#39; İslam adına Sömürge çarkı Kurduklarını görüyordum ve bıkmıştım defalarca bu Dinden Tiskindim..Öyle bir Sayısal Çoğunluk elde etmişler ki &#39;&#39;Allah&#39;lı Kitapsızlar&#39;&#39; kendi Söylemleri Allah&#39;ın Kelmaının önünde ,kendi Collectif Gruplarının tercihleri Vahyin

  • selam knuya başlamadan başdan özürdilerim nedeni ise benim kelime haznem cümle kurma başarım az yani hissetdiklerim dile getiremiyorum.<br>hocam kendi kendime hayellere dalarım bir bir SAİT NURSİ zamanın&#39;da veya NECİP FAZIL zamanın&#39;da yaşa saydım onlarla tanışsaidim diye hayal kurardım şu zaman&#39;da kim vaderken siz aklıma geldini sizin ile tanışmak isdiyorum yüzüze olmasada e-mail

  • Allah&#39;ın selamı ve rahmeti üzerinize olsun;<br>… Beş tür gelir var. Faiz, rant, kira, kâr ve ecr. Birikmiş paradan faiz, araziden rant, binadan da kira gelir. Bunların üçü de aynıdır. Duran bir metaya tek başına sahip oluyorsunuz ve oradan size tek yanlı, risksiz gelir akıyor. Emek yok …<br>…Ben kiranın da faiz ve rant gibi olduğu görüşündeyim. …<br><br>Size sadece tek bir alıntı

  • 3:<br>Bir önceki mesajımın devamı:<br><br>**<br> Ey İnsanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah&#39;tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah&#39;ın emaneti olarak aldınız. Onların namuslarını ve iffetlerini Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde, onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin kadınlar üzerindeki haklarınız, onların aile

    • ebu davud &#39;un hocalarından aktardıkları rivayetlere göre mi mesela bakara 219 u çürüteceksin ziyaretçi…hicri 202 de doğmuş …ahmed bin hanbel ise ondan 70 yıl kadar önce ve hicretten 150 küsür yıl sonra doğmuş…sıkıntı zaten daha peygamberin ahirete hicretinden sonra eski egemenlerin ,ebu süfyanın leheplerin cahilerin çocuklarının önce yavaş halifelerin itlafından sonrada çarçabuk islami

  • kuranda riba olarak tanımlanan bu ayetleri incelersek eğer ben açiz hane şunları anladım kendimce derim.<br><br>iki eliyle çalışıp kazanmak helaldir. ama riba haramdır diyor yüce Allah. yani elin çalışaçak paran değil gerçeği görülür eğer parayı çalıştırırsak o riba olur yani paranı kiraya vermek faiz olur onunla kazanılan parda riba oluyor yani haramdır olduğu anlaşılır.ama bu sistem böyle

  • Dayanak noktan nedir dayanak noktan?o kadar yazıda bir tane ayet var onu da bağlamından koparıp kafana göre yorumluyorsun.zaten yüzde yüz, 2 kere 2 4 eder kesilikte böyle bir saçmalık kolayca çürütülebilir.Darül Hikmet&#39;i hatırla ihsan

    • Dayanak, peki, al sana dayanak;<br />Laa ilaahe illaa Allah. <br /><br />Anlamadın değil mi? çok normal. <br /><br />Laa ilaahe&#39;nin ve illaa Allah&#39;ın ne demek olduğu Kuran da var, her bir ayetinde her bir süresinde bu konu işleniyor. Hani şu akıl sahipleri için hidayet kaynağı olan, bizi yaratanın bize gönderdiği son kitap varya işte Onda. <br /><br />Okumazsan anlayamazsın, ben de

  • Bakara 275. Ayet

    Riba (faiz) yiyenler, kabirlerinden ancak şeytan çarpmasından hırpalanmış bir kimse gibi kalkarlar. İşte bu, onların: “Oysa alışveriş riba gibidir.” demeleri sebebiyledir. Ve Allah, alışverişi helâl, ribayı (faizi) haram kılmıştır. Bundan sonra, Rabbinden kendisine öğüt gelen kimse (ona uyarak) artık (faizden) vazgeçerse, o taktirde geçmiş olan (önceden aldığı faiz) onundur ve onun işi (onun hakkındaki hüküm) Allah’a aittir. Ve kim de (faizciliğe) dönerse, işte onlar, ateş ehlidir. Ve ONLAR ORADA EBEDî KALACAK OLANLARDIR.
    Neymis butun muslumanlar sonunda nereye gidecekmis

Kategoriler

SON İÇERİKLER

ARŞİV

Konular