Bu makalede, İslam’ın “sosyal” özünü veya Kur’an’ın “sosyal” içeriğini, başka bir yönü ile daha göstermeye çalışacağım: Keffâretler… Keffâret, örtmek manasına gelen [kefer] kelimesinden türetilmiş. Bir hata sebebiyle meydana gelen günahı örten perde anlamında kullanılıyor. [Kâfir] de bu kökten. Allah’a değil; Mülkün Allah’a ait olduğuna inanmayan, bu gerçeği örten, bunu ısrarla reddeden...
Zamanın Sözü
Servet ve iktidar sahibi, Ebuzer’e şöyle dedi: “Kur’an’dan başka ayet yok mu ki Tövbe 34-35 ayetlerini her yerde okuyup duruyorsun?” (Tövbe; 34-35: Ey iman edenler! Hahamların ve rahiplerin bir çoğu, insanların mallarını hem haksızlıkla yiyor hem de onları Allah yolundan alıkoyuyorlar. Altını ve gümüşü biriktirip de (kenz) Allah yolunda infak etmeyenleri acı bir azabın beklediğini haber ver!. O...
Çölde Yaşayan “Bedeviler”
Malum, Kur’an’da Bedevîler diye çevirilen “el-A’rab” kavramı var. Türkçe’de Bedevî; 1- Çölde yaşayan göçebe 2- Huysuz, ahlaksız anlamında kullanılıyor (TDK). Kur’an’da ne anlamda kullanılıp kullanılmadığına bakılmadan “yol yordam bilmez, kaba saba çöl Arabı” olarak biliniyor. Kur’an’da 10 (on) yerde geçiyor. Aşağıda hepsini tek tek verdim. Bakın, Kur’an’ın “Bedevîler” (el-A’rab) dediği kim? ***...
Kur’an’da “Hayır!” Sesleri
translator Afrikaans Albanian – shqipe Arabic – العربية Armenian – Հայերէն Azerbaijani – azərbaycanca Basque – euskara Belarusian – беларуская Bengali – বাংলা Bulgarian – български Catalan – català Chinese – 中文(简体中文) Chinese – 中文 (繁體中文) Croatian – hrvatski Czech – čeština Danish – dansk Dutch –...
Kur’an’da Üç Terim: Emek, Açlık, Yoksulluk
Tunus’ta bir üniversiteli gencin kendini yakmasıyla başlayıp dalga dalga tüm Arap ülkelerine yayılan isyan hareketlerinin öğrettiği çok şey var. Tunus’ta ve Mısır’da insanlar ellerinde “ekmek” ile yürüyüşe geçti. El-Hurriye (özgürlük), er-Rağife (ekmek) ve eş-Şerife (onur) diye yeri göğü inlettiler. Pide ekmeklerin üzerine el-Cu’i (açlık) ve el-Fakr (yoksulluk) yazılarıyla çığlık çığlığa...
Büyük Günah Nedir?
Acaba Kur’an’ın “büyük günah” dediği şey nedir? Namaz kılmamak mı? Oruç tutmamak mı? Başörtüsü takmamak mı? Kur’an’da “suç, günah, hata” tabirlerinden öte bir de “büyük suç/hata/günah” tabirleri geçiyor. Baktığımızda bunların 7 yerde geçtiğini görüyoruz. Ne olduğunu anlamak istiyorsanız, gelin birlikte bakalım. Nuzül (iniş) sırasına göre sıralıyorum; *** İlki NECM suresinde: “Göklerde ve yerde ne...
Vay Onların Haline
Kur’an’da 29 yerde “Vay onların haline!” yani “Yazıklar olsun, mahvoldu onlar!” anlamında müthiş derecede “sarsıcı” uyarı ve ikazlar var. Bunların neler olduğunu merak ettim ve tek tek bularak nuzül (iniş) sırasına göre dizdim. Baktığımızda “Vay onların haline” denilenler günceliğinden hiçbir şey kaybetmiş değil… Bakın, Mekke’den Medine’ye doğru 23 yıl süren vahyin iniş sürecinde kimlere “Vay...
İslam’ın Ritüelleri
“Ritüel” sözcüğü Hind-Avrupa kökünde “ritu” (saymak) imiş… Oradan Letinceye “ritus” (ayin, tören, merasim, örf, adet) olarak geçmiş, Orta-Latincede “ritüale” olmuş… Ordan da Fransızcaya “rituel”, İngilizceye “ritual” olarak yerleşmiş… “Âyin” kelimesi ise Türkçeye Farsçadan geçmiş ve görenek, tören, merasim anlamına geliyor. Osmanlıcada kullanılan “Şehrâyin” bu anlamda tören, merasim, şenlik ayı...
Kitap Yüklü Eşekler
Kur’an’ın, mal düşkünlerine “aşağılık maymun”… Yemede kırmızı çizgisi olmayan her türden yiyici takımına “domuz”… Kral/zengin uşağı din adamına “dilini sarkıtarak soluyan köpek”… dediğini ve şiddetli eleştiriler yönelttiğini gördünüz. (bkz. ‘Allah ile aldatanın önde gideni’ ve ‘Aşağılık maymunlar olun’ başlıklı makaleler). Şimdi de “Kitap yüklü eşekler” diye kime diyor onu göreceğiz...
Tek Çeşit yemek ve “Samirî’nin Buzağısı”
Malum, Kur’an’da “buzağı” anlatısı vardır. İçlerinde İsrailoğulları’nın da olduğu Mısırlılar, yeni bir yurt arayışı ile Musa önderliğinde Mısır’dan çıkarlar. Kölelikten kurtulup özgürce yaşayacakları yurda doğru ilerlerken türlü döneklikler yaparlar. ‘Özgürlüğün riskine’ katlanamayıp, ‘hür ve bağımsız olacağız diye böyle çöllerde sürünmektense tekrar eski kölelik gönlerine dönmek daha iyi’ diye...